Bilgisayarlar, robotlar, Endüstri 4.0 derken dijitalleşme hayatımızın her alanında girdi. Zaten gelişen teknoloji bizi dijitalleşmeye cesaretlendirirken, Covid 19 pandemisi buna mecbur bıraktı. Bir yandan her türlü alışveriş, başvuru internet üzerinden yapılırken, bir yandan da belli kavramların başına e- (e-devlet gibi) ya da dijital kelimesi geldi. Para da bunlardan en önemlisi oldu.
Kısaca Bitcoin
Her ne kadar çok derin bir bilgi sahibi olmasam da, iktisatla ilgilenen, eğitimi devam eden biri olarak da dijital paralardan uzak kalmam mümkün değil. Dijital paranın yöntemleri aslında ilk olarak blockchain teknolojisi denilen, işlemle ilişkili bilgileri belli şifreleme yöntemleri ile kırılamayacak düzeyde şifrelenmesi ve herkese yollanması sistemine dayanan bir doğrulama yöntemi ile atıldı. 2009 yılında Satoshi Nakamoto isimli olduğu tahmin edilen kişi bu sistemi para birimine uyarladı ve adına Bitcoin denildi. Bu sistemde kontrolü tek bir merkezden olmayan bir sistemde transfer doğrulaması yapılıyordu ve somut paranın aksine, ne kadar para piyasaya süreceği baştan belirlendi. (Somut parada emisyon denilen bu para basma ve piyasaya sürme yetkisi ülke merkez bankalarındadır ve değişebilir.)
Daha fazla teknik bilgiye boğulmadan neden yayıldığına odaklanırsak, en başta yenilik arayışı daha büyük motivasyondu. Para gibi çok somut bir şey nasıl dijital olabilir diyenler almaya ve denemeye başladı. Bu dönemde daha çok risk almayı sevenler motivasyonla piyasaya girdi ve muhtemelen ciddi kazançlar elde etti. Sonraki adımda teknik olarak yarattığı hızlı ve ucuz doğrulama metodu yayılmaya ve kullanılmaya başlandı. Talep gören bir mal ya da hizmetin fiyatının artması gibi, dijital paranın kendisi de değerlenmeye başladı.
Küçük Yatırımcıların Arttığı Dönem
Sonra yavaş yavaş adı duyulan ve yayılan bitcoine riski daha az sevenler de girebilmeye başladı, çünkü yeterli kabulu gördü ve alınan riske değecek kazançları alan bir grup vardı. Dijital olması yayılmasını ve duyulmasını kolaylaştırdı. Bitcoin altyapısını küçük değişikliklerle kullanan altcoinler çıktı. Piyasada artık “Balina” denilen ve büyük fiyat değişimleri yaratabilen yatırımcıların yanında küçük yatırımcılar da vardı. İşte bu işin gerçek psikolojik boyutu bu noktada başladı.
Hızlı para kazanma motivasyonu ile gelen küçük yatırımcılarda iki türlü kaygı ve iki türlü beklenti gözlenmektedir. İlki, karı kaçırma kaygısıdır. Yani %5, %10 her neyse kar elde edilmiştir. Bunu kaçırma kaygısı oluşur ve satış gerçekleşir fakat dijital para saniyeler içinde “pump” denilen uçuşu gerçekleştirir ve kardan zarar edildiği için karı kaçırma kaygısının sonucu pişmanlık oluşur. İkincisi zarar etme kaygısıdır. Yani %5-%10 neyse bir zarar vardır, daha fazla zarar korkusu ile satılır ve dijital para yükselişe geçer.
İki türlü de beklenti vardır. İlk olarak en dipten alma beklentisidir. Hesaplar yapılır. Ama çoğu zaman grafik en dibe değmeden yükselir ve yine pişmanlık başlar. İkinci olarak da bir seviyeden alınır, hesaplara göre tavan belirlenir. Kar elde edilir fakat dijital para beklenenden daha yükseğe çıkar ve sonuç yine pişmanlıktır.
Üstelik vadeli ve katlamalı işlemlerle de kazanç artırılmaya çalışılır.
Balina Gözü
Büyük oyuncularsa muhtemelen şunu düşünür. Bitcoin borsalarına hangi seviyeden ne kadar alım ve satım emri girildiğine bakılır. Öncelikle büyük alımlarla hızlı fiyat yükselişleri sağlanır ve daha çok yatırımcı çekilir. Gelen yatırımcılar emirlerini girerler. Formasyon oluşumuna katkı sağlayarak küçük yatırımcıya işaret verilir. Flamalar, kulplar havada uçuşur. Sonra “Stop” emirleri devreye girecek ve zararına satışlar olacak şekilde piyasa şekillendirilir. Pişmanlık ve panik yaşayan küçük yatırımcı satışlarını artırır. Tam da bu düzeylerden “Balina” lar yeniden alıma başlar ve yeniden yükseliş başlar. Tekrar pişmanlık gelir ve kar elde edilse bile çok da huzurlu gelmez
Yatırım Tavsiyeleri
Tüm bu bilgiler ışığında kişisel tavsiyelerim şunlardır :
- Kaybetseniz de üzülmeyeceğiniz ve sizi finansal olarak sarsmayacak miktarda girin. Somut bir şeye dayanmadığı için bir günde ortadan kalkabilir.
- Birileri yapmış olabilir fakat kimse kimseye kısa sürede para kazandırmaz, kimseyi kısa sürede zengin etmez. Hızlı para kazanamayabileceğinizi kabullenin, olursa sürpriz olsun. O yüzden uzun vadeli yatırımlara öncelik verin.
- Projesi olan dijital paraları araştırın, ikna olduğunuz projelere yatırım yapın.
- Teknik analiz okusanız da her hamleyi ona göre yapmayın. Yukarıda saydığım gerekçelerle balinalar size kazancı gösterecek fakat o kazancın size gelmesine izin vermeyecektir.
- Ya vade, ya da fiyat belli bir hedefiniz olsun. Psikolojik olarak katlanılabilir hedefler olmalı. Çünkü bu sürede zaman zaman aşırı kaygılanacaksınız. Katlanamıyorsanız bir sonraki hamlelerde küçültün.
- Hedefe yaklaştığınızda “Daha yükselir” diye düşünmeyin. Hedefinizi alın, yükselmeyebilir. Pişmanlığın bedelini unutmayın.
- Ve en önemlisi, emirlerinizi borsalara önceden girmeyin. Sürekli takip etmek zor olsa da, satrançta bir sonraki hamlenizi rakibinize söylemiş gibi olduğunuzu unutmayın. Çünkü rakip “Balinalar” emirlerinizi görüp ona göre hamlelerini yeniden düzenleyecektir.
Tüm bunlar yatırım tavsiyesidir. Uluslararası Biyoçeşitlilik gününüz kutlu olsun.